+90 216 606 55 00

Sebepsiz Zenginleşmeye Dayalı Alacak İstemi Yargıtay Kararı

Sebepsiz Zenginleşmeye Dayalı Alacak İstemi Yargıtay Kararı detayına Avukatlık büromuzun web sitesinden erişebilir ve benzeri durumların tamamı için iletişim numaralarımızdan destek alabilirsiniz.

3. Hukuk Dairesi         2016/8667 E.  ,  2018/284 K.

MAHKEMESİ : ...ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasındaki ... davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; ... İlçesi, ... Mahallesinde bulunan 115 ada 65 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, 2005 yılında ... tarafından ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/110 esas 2005/595 karar sayılı dosyası ile açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında dava konusu taşınmazın yaklaşık 2000 metrekaresi ile birlikte, aynı köyde kain 58 parsel sayılı taşınmazın bir bütün taşınmaz gibi ve zilyedi de davalı ... gösterilerek dava açıldığını ve yapılan yargılama neticesinde tespit edilen 61.934,27 TL irtifak hakkı kamulaştırma bedelinin davalıya ödenmesine karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalının kendisine ait kamulaştırma bedelini alarak sebepsiz zenginleştiğini beyan ederek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 250,00 TL’nin 2005/110 esas sayılı dosyanın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 04.03.2016 tarihli dilekçesi ile talebini 10.250,00TL’ye yükseltmiştir.

Davalı; davanın zamanaşımına uğradığını, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/110 esas sayılı dosyası ile ödemenin ne suretle yapıldığı yönünde bir beyanın mevcut olmadığını belirterek açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini dilemiştir.

Mahkemece; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava; sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir.

Temyize konu uyuşmazlık; davacının talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır.

Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedeni dayalı olması gerekir.

Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veye tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir.
Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır.

Borçlar Kanununun 66. maddesinde sebepsiz zenginleşme davası için biri bir yıllık kısa, sübjektif ve nispi, diğeri on yıllık uzun, objektif ve mutlak olmak üzere iki ayrı zamanaşımı süresi öngürülmüştür. TBK'nın 82. Maddesinde 1 yıllık kısa süre, iki yıl olarak düzenlenmiştir. Bu süre, hak sahibi davacının, zenginleşmeyi geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar.

Davacının geri isteme hakkının olduğunu öğrenebilmesi için zenginleşenin kimliğini, zenginleşmenin kendisine ait olduğunu ve haksız zenginleşmenin miktarını fiilen bilmesi gerekir. Bu şartlar, davacı tarafından kesin veya en azından davanın açılmasına imkan verecek ölçüde bilinmelidir.
Sebepsiz zenginleşmede geri alma hakkının doğum anı; sebepsiz zenginleşme ve yoksullaşma olgularının gerçekleştiği andır. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir.

Malvarlığı henüz zenginleşene verilmeden, davalının sebepsiz iktisabından ve bunun doğal sonucu olarak geri almaya ilişkin dava hakkından bahsedilemez. Dava hakkının doğmadığı hallerde ise zamanaşımının uygulanması düşünülemez. Bu bağlamda, sebepsiz zenginleşme olgusunun ve zamanaşımı def’i yönünden de iade borcunun muaccel olduğu anın dolayısıyla sebepsiz zenginleşme anının tespiti önemlidir.

Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; davacı tarafından irtifak hakkı bedelinin tahsili için ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/484 Esas sayılı dosyası ile dava dışı ... aleyhine kamulaştırmasız el koymadan kaynaklanan ... davası açılmış ve yargılama sırasında davacıya ait taşınmaz üzerinden geçen enerji nakil hattı için 2005 yılında ... tarafından ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/110 Es. 2005/595 Karar sayılı dosyası ile iş bu taşınmazın bir kısmı ile aynı köyde 58 parsel sayılı taşınmazın bir bütün taşınmaz gibi ve zilyedi de davalı ... gösterilerek dava açılmış olduğu ve yargılama neticesinde tespit edilen kamulaştırma bedelinin davalıya ödenmesine karar verilmiş olduğu öğrenilmiştir. Bu bağlamda dava konusu olayda zamanaşımı süresinin başlangıç anının, davacının kendisine ait taşınmaz için ödenecek kamulaştırma bedelinin davalıya ödenmiş olduğunu öğrendiği an olduğu anlaşılmaktadır.

Buna göre, davacının kendisine ait taşınmaz için ödenecek kamulaştırma bedelinin davalıya ödenmiş olduğunu öğrendiği an araştırılarak, zamanaşımı süresinin geçip geçmediğinin tartışılması ve sonucu dairesinde hüküm tesisi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı taraf yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 

İlginizi Çekebilecek Diğer Yazılar

E-Bülten
E-Bülten Aboneliği
Duyurular ve yeniliklerden haberdar olmak için e-bültenime kayıt olun.