Kiracı ile kiraya veren arasındaki ilişki, sözleşme yenilemeleri nedeniyle genellikle çok yıl sürebilir. Bu nedenle, kiracısını tahliye etmek isteyen bir mülk sahibi, kanunların genellikle kiracının yanında olmasından dolayı kiracının taşınmasını sağlamakta zorluk yaşayabilir. Bu durumu öngören kanun koyucu, böyle bir durum yaratmak istemeyen mal sahibine fırsat tanımış ve bu sayede şartların sağlanması halinde kiraya verenin, 10 yıl veya daha uzun süredir kullanım sağlayan kiracıyı tahliye etmesi mümkün hale gelmiştir. Konut veya kapalı bir işyerinin belirli süreli kiralanması durumunda, kiracının sözleşmede belirtilen süre sonunda kira sözleşmesini feshetme seçeneği bulunurken, mal sahibi bu sürenin sona ermesine bağlı olarak kira sözleşmesini iptal edemez. Kiracıya tanınan bu hak sonucunda karşı tarafın iradesine göre kira kontratı istenildiği takdirde uzatılabileceği için kanun koyucu, ev sahibine de bu durumdan mağduriyet yaşamama olanağı tanımıştır. Böylelikle mal sahibi, bu kira uzatmalarına tabi olarak, 10 yıllık uzatma süresinin bitiminden sonra kiracıyı kiralık mülkten herhangi bir sebep göstermeksizin çıkarabilmektedir. Tahliye davaları ile ilgili detaylı bilgi ve hukuki destek almak için web sitemizin iletişim bölümünden bize ulaşabilirsiniz.
Konut ve çatısı bulunan işyerlerinin kiralanması durumunda sözleşmenin yazılı bildirimle feshedilmesi mümkündür. Ancak Borçlar Kanununun 347. maddesine göre yazılı bildirimle fesih bazı şartları gerektirir. Konut ve çatılı işyeri için kiracının belirli süreli sözleşmelerde kira süresinin bitiminden en az 15 gün öncesinden ilan etmemesi halinde, sözleşme aynı koşullarla 1 sene daha uzatılmış kabul edilmektedir. Kiraya veren bunu iptal edemez. Ancak 10 yıllık uzatma süresinin sonunda kiraya veren, bundan sonraki her uzatma yılının bitiminden en az 3 ay öncesinden bildirimde bulunmak kaydıyla sözleşmeyi sebepsiz olarak feshedebilir.” maddesinin hükmü, “Belirsiz süreli kiralamalarda kiracı, genel hükümlere uygun olarak, kiracılığın başlangıcından itibaren 10 yıl sonra fesih ihbarnamesi ile sözleşmeyi her zaman feshedebilir” şeklindedir. Mevzuata göre kiralama süresi mülk sahiplerinin aksine genellikle 1 yıl, 2 yıl ya da 3 yıl vb. şeklindedir. Kiralayanın kiralama süresi sonunda sözleşmeyi iptal etme hakkı yoktur. Kiracının tek tahliye şartı 10 yıllık süre dolumu değildir. Kiracının tahliye edilebileceği durumlarla alakalı detaylı bilgi için “Kiracının Tahliye Sebepleri” başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.
Kiracının uyarıya rağmen konutu boşaltmaması durumunda ev sahibi ayrı bir sebepsiz tahliye davası açabilir. Bu bildirimin kiracıya bildirilmesi ve bildirimin 7201 sayılı Tebligat Kanununa uygun olarak yapılması gerekmektedir. 7201 Sayılı Tebligat Uygulama Yönetmeliği Kanunda öngörülen şartlara uyulmadığı takdirde dava, usulsüzlük nedeniyle reddedilir. Tebligat usulüne uygun olarak verilmişse davacının başka delili yoktur ve davacı davasında haklıdır. Bu nedenle, bildirimin Borçlar Kanununun 347. maddesi uyarınca Noter tarafından yazılı olarak yapılması gerekmektedir. Bu işlemin 7201 Sayılı Tebligat Kanununun şekil şartlarına uygun olarak verilen ihbar sürelerine uyularak yapıldığını belirtmek gerekir. Davanın görülmesi gereken yetkili mercii ise Sulh Ceza Mahkemesi’dir. FD Partners Hukuk Bürosu kira hukuku ile ilgili davalarınızı sorumluluk bilinci ve titizlikle yürütmektedir. Avukatlık hizmeti almak için web sitemizde yer alan telefon numarası ve whatsapp hattı üzerinden uzman avukatlarımızla görüşebilirsiniz.
Her ne kadar 10 yıl uzatma süresi dolmuş kiracının tahliye prosedürü yukarıda açıklanmış olsa da, mal sahibinin tarafımızdan açıklanan sebeplerden dolayı 10 yıl uzatma süresini beklemeden iptal etme hakkı her zaman vardır. “Kiracının Tahliye Edilmesi” başlıklı makalemizi inceleyerek daha detaylı bilgiye sahip olabilirsiniz.
Aile konutu olarak kullanılan taşınmazlar için ise kanunda özel bir hüküm bulunmaktadır. Borçlar Kanununun 349. maddesine göre, aile konutu olarak kullanılan bir konutta kiracı, eşinin açık rızası olmadan kiracılığı sona erdiremez. İlgili maddenin ikinci fıkrasına göre, “Bu rızanın alınması mümkün değilse veya koca haklı bir sebep olmaksızın rızayı reddederse kiracı, hâkimden bu konuda karar verilmesini isteyebilir.” Gördüğünüz gibi madde hükümlerine göre kira sözleşmesini feshetmek isteyen eş mahkemeye giderek bu sorunu çözebilir.
10 yıllık süre sonunda tahliye davası açmak için belirlenen müddet, sözleşmenin bitiminden itibaren 1 aydır. Burada dava açma şartlarının yerine getirilip getirilmediğini dikkatle incelemek gerekir. Dava sonunda tahliye talebi ile icra takibi başlatılmalı ve evin boşaltılması sağlanmalıdır. Bu konu genel olarak ilgili mevzuat çerçevesinde ele alınmış olup ayrıntılı bilgi ve yardım talebi için ofisimiz ile iletişime geçebilirsiniz.